Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Bakan
Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan, Mobil İletişim Araçları ve Bilgi Teknolojileri
İş Adamları Derneği'nin (MOBİSAD) çevrim içi olarak gerçekleştirdiği "İl
Temsilcileri Yıllık Değerlendirme Toplantısı"na katıldı.
Haberleşme kavramının, son 10 yıla kadar
insanların birbirleri ile iletişimini ifade ederken, yeni teknolojiler ile
birlikte her geçen gün insanlardan daha çok makinelerin, cihazların, nesnelerin
iletişimi için konuşulan bir kavram haline geldiğini belirten Sayan,
"Rakamlara baktığımızda 2018 yılında 10 milyardan az olan internete bağlı
cihaz sayısının, 5G ve sonraki nesil teknolojilerin de etkisi ile 2023 yılında
29,3 milyara, 2030 yılında ise yüzlerce milyara ulaşacağı tahmin ediliyor.
Ülkemizde de halihazırda 6 milyonun üzerinde M2M abonesi var ve gün geçtikçe bu
rakamlar artıyor" diye konuştu.
Sayan, bağlantılı cihaz sayısı arttıkça daha
güçlü altyapılara ihtiyacın da arttığına dikkat çekerek, "Yeni dünya
düzeninde en temel unsurlardan biri, öncelikle güçlü bir iletişim altyapısına
sahip olmak. Zira bilgi ve iletişim altyapılarının çeşitliliği ve kapasitesi
ülkeler için zenginlik ve refah meselesi. Karada, denizde, havada ve uzayda
alternatif iletişim altyapıları ülkelerin gücüne güç katıyor. Ülkemiz uzay
faaliyetlerindeki son yıllarda gerçekleştirdiği atılımlarla artık uydu sistemleri
geliştiren ve üreten ülkeler arasında yer alıyor. Geçtiğimiz günlerde TURKSAT
5A uydumuzun uzaya başarıyla fırlatılmasının gururunu yaşadık. Uzay vatanımızda
egemenlik haklarımıza sahip çıkıyor uzay teknolojileri alanında her geçen gün
daha da güçlenerek yolumuza devam ediyoruz” açıklamalarında bulundu.
Mobil haberleşme alanında da çalışmaların hız
kesmeden devam ettiğini ileten Sayan, “Bugün, dünyada bir iddiası olan her
ülkenin gündemi 5G teknolojisine sahip olmak veya bu teknolojiyi kullanırken
güvenliğinden emin olmak. Ancak biz biliyoruz ki teknolojiye sahip değilseniz
güvenliğinden emin olamazsınız. Bu açıdan bakıldığında, 5G'yi sadece bir
iletişim teknolojisi olarak değil, ülkemizin ekonomik kalkınmasının itici gücü,
milli güvenliğimiz açısından da kritik derecede öneme sahip bir teknoloji
olarak görüyoruz" şeklinde konuştu.
Bakan Yardımcısı Sayan: Öncelikle Yüzde
45'lik Yerlilik Hedefinin İşletmecilerce Yerine Getirilmesi Gerekiyor
Sayan, elektronik haberleşme sektöründe
yerli ve milli üretimin geliştirilmesinin bakanlığın stratejik öncelikleri
arasında yer aldığını belirterek, yerlilik hedeflerine yönelik ilk adımları
4,5G ihalesinde belirlemiş oldukları yerlilik yükümlülükleri ile attıklarını
söyledi.
4,5G'nin ilk yatırım döneminde yüzde 0,98 olan
yerlilik oranının, 2018-2019 yatırım dönemi itibarıyla yüzde 23'leri geçtiğini
aktaran Sayan, "Ancak bu oranı yeterli bulmuyoruz, öncelikle yüzde 45'lik
yerlilik hedefinin işletmecilerce yerine getirilmesi gerekiyor. Bununla
birlikte, tüm kritik bileşenlerin millileştirilmesini temel önceliğimiz olarak
görüyorum, hepimizin de aynı hassasiyetle bu yönde çalışması gerektiğini ifade
etmek istiyorum" diye konuştu.
Bakan
Yardımcısı Sayan: eSIM Yazılımlarını Kendi Geliştiren Ülkeler Arasında İlk
Sırada Yerimizi Aldık
Sayan, "Geçen günlerde yüzde 100 yerli
ve milli olan eSIM uygulamasını kamuoyuna tanıtmanın haklı gururunu yaşadık.
eSIM yazılımlarını kendi geliştiren ülkeler arasında ilk sırada yerimizi
aldık." ifadelerini kullanarak, "eSIM sadece bilgi ve iletişim
sektörü için değil diğer tüm sektörler açısından pek çok faydayı ve avantajı da
beraberinde getiriyor. Her zaman her yerde bağlantılı olduğumuz işlemlerde
giderek artan oranda mobil teknolojiyi kullanıyoruz. Dolayısıyla, eSIM
evimizdeki beyaz eşyadan tutun da işyerlerimizdeki cihazlara kadar her alanda
hayatımızda büyük kolaylıklar sağlayacak. Bu teknolojinin sektörümüze de önemli
bir dinamizm getireceğine inanıyorum. Yeni nesil teknoloji ve hizmetlerin
vatandaşlarımıza sağlıklı ve güvenli olarak sunumunda hepimizin yapacağı çok
şey var. Güçlü bir potansiyelimiz var. Özellikle değerli sektör
temsilcilerimizin ülkemizin yerli ve milli kaynaklarını kullanarak teknolojik
alanda daha çok katma değer üretebileceğini biliyoruz" dedi.
Bakan
Yardımcısı Sayan: Ulusal
Siber Güvenlik Stratejisi ve Eylem Planı Yayımlandı
Bağlantılı dünyada vatandaşların sayısal
ekonominin sunabileceği imkanlardan faydalanırken işlemlerini güvenli ve
güvenilir bir ortamda devam ettirebilmesine öncelik verdiklerini anlatan Sayan,
Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi'nde (USOM) bu konuda faaliyetleri
sürdürdüklerini söyledi. Bakanlık
olarak BTK ve ilgili paydaşlarla yaptığımız çalışmaların bir sonucu olan
2020-2023 yıllarını kapsayan Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi ve Eylem Planı'nın
geçen günlerde yayımladığını aktaran Sayan, "Siber güvenlik alanında
bugüne kadar elde edilen kazanımların daha ileriye taşınması, siber tehditlerin
etkilerinin azaltılması, ulusal kapasitemizin geliştirilmesi, güvenli bir siber
ortamın oluşturulması ve ülkemizin siber güvenlik alanında uluslararası
seviyede en üst sıralarda yer alan bir marka olması hedefi ile emin adımlarla
ilerliyoruz" diye konuştu.
Bakan
Yardımcısı Sayan: En
Büyük Hedeflerimizden Biri İmalatın İthalatı Karşılama Oranını Yükseltebilmek
Bakan Yardımcısı Sayan, bugün her bir
kişinin en az bir mobil cihaza sahip olduğunu belirterek, "Kullandığımız
bu cihazların standartlara uygunluğu, sağlık ve güvenlik açısından bir risk
içermemesi büyük önem arz ediyor. Bakanlık ve BTK olarak sektörümüzde
kullanılan ürünlere yönelik gözetim ve denetim faaliyetleri öncelikli
konularımız arasında yer alıyor" ifadelerini kullandı.
BTK tarafından yürütülen piyasa gözetim ve
denetim kapsamında rakamlara bakıldığında 2019 yılında; 658 firma, 346 marka ve
1897 model olmak üzere toplam 3 bin 240 denetim gerçekleştirildiğini aktaran
Sayan, şu bilgileri verdi: "2 bine yakın cihaza da EMC, RF, LVD ve SAT
testleri uygulandı. Pandemi ile mücadele ettiğimiz 2020 yılında da denetim
faaliyetlerimiz daha da arttı. Bugün piyasada satışı yapılan elektronik
haberleşme sektörüne yönelik cihazların yüzde 80'inden fazlasını mobil telefon
cihazları oluşturuyor. Sadece mobil telefon cihazları açısından son 5 yılı
dikkate aldığımızda yılda ortalama 14 milyonun üzerinde mobil telefon cihazının
piyasada satıldığını görüyoruz. Yerli imalat bağlamında baktığımızda BTK
tarafından bugüne kadar 100'e yakın firmaya imalatçı takip kodu verildiğini
görüyoruz. Takip kodları verilen firmalardan aktif olanlarının 6 tanesi mobil
telefon cihaz imalatı yapıyor. Bu piyasada imalatın ithalatı karşılama oranı
yüzde 10'ların üzerinde. En büyük
hedeflerimizden bir tanesi bu oranı daha da yükseltebilmek."
Bakan
Yardımcısı Sayan: Mobil
Cihaz Kayıt Sistemi Önemli Bir Fonksiyon İcra Ediyor
Sayan, mobil cihazlar ile ilgili kayıp,
kaçak ve klonla mücadelede BTK bünyesinde bulunan Mobil Cihaz Kayıt Sistemi'nin
(MCKS) önemli bir fonksiyon icra ettiğini ifade etti. 2020 yılında 20 milyondan
fazla cihazın ithalat ve imalat yoluyla sisteme kaydedildiği, 1 milyonun
üzerinde de yolcu beraberinde getirilen cihazların kayıt edildiğini aktaran
Sayan, "Özellikle il temsilcilerimizin karşılaştığı ve çözüm aradığı
noktalardan biri de klonla mücadele. Bu noktada, bakanlığımız koordinasyonuyla
yapılan yasal düzenlemelerle önemli adımlar atıldı. Belirli bir süre
kullanılmayan cihazların MCKS'de tespit edilmesi, bu cihazların kara listeye
eklenmesi. Önümüzdeki dönemde bu konuyla ilgili neler yapılabilir, bu işi daha
etkin hale nasıl getirebiliriz noktasında da beraber çalışmaya devam edeceğimi
tekrar hatırlatmak istiyorum. Kayıt
dışılıktan kurtulmak ve MCKS'nin en doğru, makul ve vatandaşlarımızın lehine
olacak şekilde çalışması ve haksız rekabetin önüne geçilmesi noktasında gelecek
bilgi ve birikim anlamlı. 81 ilden gelen arkadaşlarımızın bu konularla ilgili
düşüncelerini almak ve buna göre regülasyon uygulamaları yapmak bizim için
önemli" dedi.
Bakan
Yardımcısı Sayan: Ülkemizin
Daha Da İlerlemesi İçin Atılan Her Çabanın Destekçisiyiz
Kendi teknolojimizi üretirken bu teknolojiler ile kullanıcılara sunulan yerli ve milli hizmet ve içerikleri de geliştirmek zorunda olduğumuzu vurgulayan Sayan, “Kendi hizmet ve içeriklerimizi geliştirmediğimiz sürece bu veriler başkaları tarafından kullanılıyor, işleniyor ve bunun üzerinden büyük gelirler elde ediliyor. Küresel internet aktörlerinin sunmuş oldukları servislerin yerli alternatifleri var ancak bu alternatifleri çeşitlendirmek ve vatandaşlarımız tarafından tercih edilir hale getirmek için çalışmalarımız devam ediyor. Ülkemiz için hepimizin yapacağı çok şey ver. Yeter ki güç birliği ile yüksek motivasyonla çalışmalarımıza devam edelim. Ülkemiz insanının güçlü potansiyeli, sarsılmaz azmi ve vatan sevgisi ile daha da güçlü Türkiye için yolumuza devam ediyoruz. Vatandaşımızın refahı, ülkemizin daha da ilerlemesi için atılan her türlü çabanın destekçisiyiz. Yenilik ve fırsatları vatandaşımızın kullanımına en güvenli biçimde sunmak için işbirliği için de hepimizin üzerine düşeni yapacağına inancım tam” sözleriyle konuşmasını tamamladı.