Bakan Sayan “Teknoloji Sohbetleri”ne Katıldı
22 Ocak 2019

BTK ve Havelsan işbirliği ile yapılan Teknoloji Sohbetlerinin ikincisinde yazılım test teknolojileri konuşuldu.

BTK Merkez Yerleşkesi’nde düzenlenen etkinliği Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan, Havelsan Genel Müdürü Ahmet Hamdi Atalay, TRTEST A.Ş. Genel Müdürü Bilal Ateş, çok sayıda sektör temsilcisi ve öğrenciler katıldı.

Programın açılışında konuşan Bakan Yardımcısı Sayan, teknolojinin baş döndürücü bir hızla ilerlediğini ifade etti. Teknolojinin hayatımızdaki etkili gücünün her geçen gün daha fazla hissedildiğine dikkat çeken Sayan, “Özellikle yapay zekâ ve sensor teknolojilerindeki gelişmelerle birlikte; robotik cerrahi üniteleri, sürücüsüz toplu taşıma araçları ve sinyal sistemleri yaygın bir şekilde kullanılmaya başlandı. Yakın gelecekte, çoğu günlük ve profesyonel işlerin robotlar tarafından yapılacağı tahmin ediliyor. Bugün dünyada uzaktan kontrolle yapılan cerrahi müdahaleleri konuşuyoruz. Hayatımızın hemen hemen her alanında yer alan, böylesine hızlı gelişen bir teknolojinin diğer sektörlerle entegrasyonunu sağlamak, sunduğu fırsat ve alanlardan faydalanmamız gerekiyor” şeklinde konuştu.

Bakan Yardımcısı Sayan: 2023 Vizyonuna Bilgi ve Teknolojiyi Kullanarak Katkı Sağlamalıyız

Son 16 yıldır araştırma-geliştirme faaliyetlerini desteklemenin, bilgiye giden yolu açmanın mücadelesi içinde bir Türkiye olduğunu hatırlatan Sayan, “Dijital dönüşüm, insansız fabrikalar ve nesnelerin interneti gibi kavramlarla ifade edilen bir trend var ve biz de ülke olarak bu gidişatın önünde olmak, belirleyici bir rol üstlenmek için yoğun çaba gösteriyoruz. Çalışmalarımızı yürütürken hem kat ettiğimiz yolu hem de varacağımız hedefi planlayarak ilerliyoruz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ortaya koyduğu vizyon ve hedeflerin hemen hepsine; teknolojiyi, bilgiyi kullanarak katkı yapabilecek durumdayız. Ekonomik değer üreterek, eğitimde, tarımda, ulaşımda teknolojiyi kullanarak, maliyetleri azaltarak, insanlarımızı küresel müşteri olmanın ötesinde; "seçici ve bilgili bir kullanıcı" olmak için teşvik ederek... Başka birçok şey de sayabilirim ama bunlarla yetineceğim. Ayakları yere sağlam basacağız ama asla korkuya, dar sınırlara teslim olmayacağız. Geçmişimiz, insan kaynaklarımız, ülkemizin itibarı, Sn. Cumhurbaşkanımızın desteği var elimizde. Bunları kullanacak ve ülkemiz için belirlediğimiz hedeflere hep birlikte ulaşacağız” sözleriyle yürütülen çalışmaların önemini aktardı.

Bakan Yardımcısı Sayan: Teknolojinin Güvenirliğini Sorgulamadan Hareket Edemeyiz

Teknoloji ile ilgili gelişmelerin gelecek yıllarda daha da büyük boyutlara ulaşacağını aktaran Sayan, “Dünya nesnelerin interneti ile adeta bir sinir sistemi ile birbirine bağlandı ve bu durum, yeni dünyanın sadece küçük bir parçası. Gelecekte şimdi tahayyül edemeyeceğimiz pek çok alanda makinalarla birlikte çalışmaya başlayacağız. Kelimenin tam anlamıyla makinalarla bağlanacağımız yeni bir dönemin eşiğindeyiz. Bu dönemin adı hiç şüphesiz ikinci makine çağı olacak. Bu çağın getirdiği teknolojilerin hayatımıza katkıları son derece yoğun hissediliyor. Endüstri 4.0 olarak adlandırılan dördüncü üretim devrimini yaşadığımız bu çağda, şüphesiz ki bilgi ve yüksek teknolojinin kullanımı bu güne kadar hiç şahit olmadığımız bir şekilde üretimin odağına yerleşti. Bilgi ve iletişim teknolojileri, artık kendi başına bir sektör olmanın yanında diğer sektörlerde kalkınma ve büyümenin baş aktörü haline gelmiş durumda” dedi.

Teknolojinin ne kadar güvenilir olduğunu sorgulamak zorunda olduğumuzun da altını çizen Bakan Yardımcısı Sayan, “Yapay zekâ, nesnelerin interneti gibi yeni teknolojilerin giderek yaygın bir şekilde kullanılmasıyla birlikte siber güvenlik uygulamalarının da aynı şekilde geliştirilmesi gerekiyor bence. Tabii ki bunun farkındayız ama konsantrasyonun asla kaybedilmemesi gereken bir alan bu. Millî bir siber güvenlik stratejisi hazırlarken kişisel verilerin mahremiyetine yönelik ulusal stratejilerden de bahsetmemiz gerekiyor. Kişisel verilerin gizliliği, yapay zekâ, nesnelerin interneti gibi hususlarda tüm ekosistemin güvenini doğrudan etkileyen bir husus olarak karşımıza çıkıyor. Gelişen ve değişen teknolojilerle birlikte, her geçen gün daha sofistike yöntemler kullanılarak gerçekleştirilen ve sonuçları bakımından daha yıkıcı etkiler doğurabilen siber tehditler, özellikle hayatımızın vazgeçilmez birer parçası olan enerji, su, haberleşme, ulaştırma, bankacılık ve finans gibi kritik altyapıları ve sistemleri hedef almaktadır. Kritik altyapılarda yaşanacak bir kesinti ülke çapında travmalar oluşturabileceğinden; büyük hacker grupları, terör örgütleri, hatta devletlerin kurduğu özel birlikler çeşitli çalışmalar yapmakta. Yaşanmış bu örneklerden ders alıp, güçlü bir Türkiye için siber güvenliği sağlanmış güçlü altyapılar kurmamız ve sürekli teyakkuzda olmamız şart” ifadelerini kullandı.

Bakan Yardımcısı Sayan: Siber Ortamı Oluşturamayan Ülkeler Dijital Dönüşümü Gerçekleştiremez

Güvenli bir siber ortamı oluşturamayan ülkelerde dijital dönüşümün de istenilen seviyelerde olmadığına dikkat çeken Sayan, “yazılım test teknolojileri tam olarak bu tip kaygıları gidermek için hayatımızda. Karmaşık algoritmalarla bezenmiş yazılımların A’dan Z’ye test edilmesi ve insan yaşamında verimli bir şekilde kullanılabilmesi için büyük gelişmeler yaşanmış, yeni test alt yapıları geliştirilmiştir. Test teknolojileri hayati öneme sahip bir rol üstlenmeye başlamıştır. Bu teknolojilerin yüksek kalitede geliştirilmesi, ortaya çıkan kritik yazılımın güvenli bir şekilde kullanılmasına imkân verecektir. Ayrıca otomatize edilen sistemler insan hatalarını minimize ederek yüksek doğruluk oranlarıyla çalışacaktır. Diğer teknoloji alanlarında olduğu gibi yazılım test teknolojileri alanında da ülkemiz büyük bir gelişim göstermektedir. Mühendislerimiz tarafından geliştirilen yerli ve milli test sistemleri, hem ülkemizin kendine has özelliklerini göz önünde bulunduran test senaryolarını içermesi hem de evrensel standartlara uymasıyla önemli görevler üstlenmektedir. Geliştirilen teknolojiler hem yerli yazılımların test edilmesi için kullanılmakta hem de başlı başına bir ürün olarak ihraç edilebilmektedir. Hükümetimiz tarafından çizilen stratejik hedefler doğrultusunda yazılım ve onu çevreleyen diğer teknolojiler kalkınmamızın itici güçlerinden biri olmaya devam edecektir” sözleriyle konuşmasını noktaladı.

Konuşmaların ardından yazılım test teknolojileri ile ilgili panelde sunumlar yapıldı.